Kemiklerin bütünlüğünün kazalar veya düşmeler sonrasında bozulması sonucunda kırıklar meydana gelebilir. Kırıklar çoğunlukla trafik kazası, düşme, yaralanma, dengesiz hareketler, spor aktiviteleri ve ani hareketler sonucunda alınan darbeler sonrası oluşur. Kemikler, kas sisteminden oldukça farklı özelliklere sahiptir. Kaslar genellikle alınacak bir darbe sonrası esneyip büzüşme özelliğine sahipken, kemikler bu esneklik özelliğine sahip değildir. Bu nedenle olası bir sıkışma ve kasılma anında kemik kırıklarının oluşmasına neden olur. Kemik kırıkları kendi içinde üç farklı grupta incelenmektedir: kapalı kırık, açık kırık ve parçalı kırık. Bu kırık türleri, kendi içinde farklı sağlık rahatsızlıklarına neden olabilir. Kırık oluşması halinde kişide ciddi ağrı ve yanma hissi oluşur. Bazı kırık türleri, kişinin bilincinin kapanmasına neden olarak şok geçirmesine sebep olabilir. Bugün, kırık türleri ve kırıkların sağlık açısından olumsuz etkilerini paylaşacağım.

Kırığın üç farklı türü bulunmaktadır. Bu kırık türleri, el, ayak, bilek, kol, bacak, dirsek ve kalça gibi vücudun birçok bölgesinde gözlemlenir. Kırık türleri, kaza sonrası alınan darbe ile ilişkili olarak farklı şekillerde karşımıza çıkabilir. Bölgesel her kırığın tedavisi farklılık göstermektedir. Kırık türlerini şöyle sıralayabiliriz:

Kemikler, aldığı darbeden kaynaklı olarak kırılabilir. Kişi bazen kırık ile çıkık durumunu birbirine karıştırır. Ancak kırık yaşayan kişilerde bir kısım rahatsızlıklar durumu ortaya çıkarır. Kırık görülen kişilerde aşağıdaki durumlar gözlemlenir:

Kırık durumu sağlık açısından oldukça önemli bir durumdur. Kırık gözlenen kişilerde sinir, damar ve kaslarda sıkışma olup aşırı hassasiyet oluşur. Oluşan kanama ve ağrılardan dolayı şoklar oluşabilir. Ayrıca açık kırıklar enfeksiyonlara neden olabilir. Kişinin dayanılmaz ağrılar çekmesi, hareket edememesi, bölgesel şişlik ve hareket edememe, yaşamın tehlikeye girmesi kırık durumunda ortaya çıkan olumsuz etkenler arasında yer almaktadır.

Her türlü kırık sağlık açısından önemli bir durum arz etmektedir. Bu nedenle bölgesel kırık durumu ile karşılaşılması halinde hastaya dokunulmamalı ve 112 acil servis çağrılmalıdır. Şayet bu durum mümkün değilse, imkanlar dahilinde dikkatli bir şekilde kırık problemi yaşayan kişi doktora getirilmelidir. Uzman ortopedi doktorunun yapacağı teşhis ve tetkikler sonrasında hastanın durumu tespit edilmeli ve uzman doktorun bildirdiği tedavinin dışında hiçbir tedavi yöntemi uygulanmamalıdır. Beklenmeyen bir durumda konu uzman hekime bildirilmelidir.